Üçüncü boğaz köprüsünün adının yavuz sultan selim olarak verilmezi ile bazı kesimde soğuk bir duş etkisi oluşturdu..

Yıllardır öyle bir propaganda yapmışlar ki neden yavuz diye aval aval birbirlerine baktılar..

Ve arkasından istemezuk hareketi başladı.. 31 mart vakıasının yaşandığı yerden yeniden 31 mayıs isyanı başladı..

bu sefer istemedileri yavuz sultan selim.. çaldırana doğru yola çıkmış bir ordunun içinen çıkan istemezuuk sesleri gibi.. büyük bir devlet olmak istemezuk, kanal istanbul, havalimanı, köprü istemezuk diye feryadlar koptu

İşte bugün bu kazan kaldıranlar nasıl durdurulur diye düşünürken, tarihin derinliklerinden bir mesaj var..

Madem irana dersini veren, ortadoğudaki hakimiyeti kuran ve anadolu birliğini sağlayan yavuz sultan selimin ismini köprüye verdik.. bu olaylarada bir yavuz sultan cesareti ile yaklaşabilmek lazım...

* * *

Önemli bir notu düşürmek isterim kesinlikle alevi katliamı gibi bir şey söz konusu olmamıştır.. bu tarih boyunca Şİİ iran'ın anadolu hakimiyetini bozmak için yaptığı proganda çalışmalarıdır.. Malazgirtte zafer kazanan alparslan için de RUM katliamı yaptı mı diyelim..

* * *

Meseleye dönersek, bu olaylara verilecek en güzel cevap yavuz sultan cesareti... Savaşa devam etmek istemeyen ve geriye dönmek isteyen yeniçerinin içine atıyla dalan sultan selim, onlara büyük bir konuşma yaptı.. Sonuç olarak ikna olan ordu savaşa devam etti. tüm anadolunun ve islam coğrafyasının kaderi değişti..

Şu an dönüm noktasındayız.. Yavuz kadar cesur ve akıllı olan bu zaferi kazanır.. korkan ya da tuzağa düşen kaybatmeye mahkumdur..